İlişkilerin renkli dünyaları, karanlık gerçekleri

Kübrart ”İlişkilerin renkli dünyasının arkasındaki karanlık gerçek” isimli serisinin metninde modern ilişkilerin ve insanların dış dünyaya yansıttıkları görüntülerin ardındaki gerçeklere dikkat çekiyor. Özellikle, sosyal medyanın ve teknolojinin etkisiyle hayatların ne kadar “renkli” ve “mutlu” göründüğünü, fakat bu görüntülerin arkasında çoğu zaman karanlık, inişli çıkışlı ve karmaşık bir gerçeklik olduğunu anlatıyor. Palyaçonun gülen yüzü metaforuyla, dışarıya gösterilen bu yüzeysel mutluluğun altındaki duygusal karmaşıklığa işaret ediyor.

İnsan ilişkilerine ve özellikle aşk kavramına dair derin bir sorgulama yaparak, aşkın çoğu zaman karşılıklı bir ego savaşı olduğunu ifade ediyor. Kübrart’a göre aşk, kişinin kendini ve karşısındakini anlamaya çalıştığı bir süreç olsa da, çoğu zaman bireylerin kendi içlerindeki egolarıyla mücadele ettikleri bir alan haline geliyor. Ancak kişi, bu döngüyü kırıp özüne döndüğünde, gerçek huzuru bulabiliyor.

Sanatçı ayrıca, mutluluğun dışsal faktörlere—bir insan, bir eşya ya da bir duruma—bağlı olmadığını anlamanın önemini vurguluyor. Hayatın renkli görüntülerinin ardında saklı olan gerçeklerle yüzleşmenin bireyi üzmek yerine özgürleştirebileceğini ifade ediyor. Anka kuşu metaforuyla, insanın küllerinden yeniden doğarak, kendi içsel dengesini bulmasının hayatın en önemli yolu olduğunu anlatıyor. Sonuçta, sevmenin ve sevilmenin anlamı da ancak bu dengeyle ortaya çıkıyor.

Kübrart’ın bu anlatımı, ilişkilerin yüzeydeki renkli görüntülerinin arkasındaki duygusal gerçekliklere ışık tutuyor ve bireyin kendi öz benliğinde denge bulmasının önemini sanat yoluyla ifade ediyor.

50*70 Tuval üstüne, akrilik boya.

“Kapı”

Benim dünyamda sana yer yoktu, ama kalbimde sana yer vardı.
Ben o dünyada kaldıkça kalbim daha fazla kırıldı.
Zorladığım o kapı yüzüme çarptıkça, tekme tokat daldım, gittim geldim.
Artık anladım ki aralanan kapılardan girmemek lazım; o kapı tamamen açıldığında, alnın ak, başın dik girmeli.
Herkesin bir kapı açma stili vardır.
Kimisi kapıyı sonuna kadar açar, kimisi aralık bırakır.
Deneyimlerini tekrar edersen, en başa dönersin.
Belki de senin kapını başkası açmak için bekliyordur?

K.K

“Door”

There was no place for you in my world, but there was a place for you in my heart.
The longer I stayed in that world, the more my heart broke.
As the door I forced slammed in my face, I kept kicking, punching, going back and forth.
Now I understand that you shouldn’t enter doors that are only slightly ajar; when that door fully opens, you should walk in with your head held high, with a clear conscience.
Everyone has their own style of opening doors.
Some open the door wide, while others leave it slightly ajar.
If you keep repeating your experiences, you’ll end up back where you started.
Maybe someone else is waiting to open your door for you?

K.K

“Hazin”

Bir babanın çocuğunu sever gibi karnında uyuturdun beni…
Endamın o kadar büyüktü ki yanında küçücük kalırdım.
Aynadan arkana geçtiğimde, asla görünmezdim; çocuk gibi keyif alır, saklanırdım arkanda…
Aslında mesele ne arkaya ne de öne geçmekti…
Bizim sorunumuz yan yana olmayı becerememekti.
Sen gittin, başka bir kalpte mutluluğu buldun.
Ben kaldım, hâlâ her yerde seni arar oldum.
Bu final sana yakıştı, bana yakışmadı sevgili…

K.K.

“Melancholy”

You would lull me to sleep in your womb, like a father lovingly cradles his child.
Your presence was so grand that I would feel so small beside you.
When I stood behind you in the mirror, I would disappear, like a child, taking pleasure in hiding behind you.
But in truth, it wasn’t about standing behind or in front…
Our real issue was that we couldn’t manage to stand side by side.
You left and found happiness in another heart.
I stayed, searching for you everywhere.
This ending suits you, my dear, but it doesn’t suit me…

K.K.

50*70 Tuval üstüne, akrilik boya.
50*70 Tuval üstüne, akrilik boya.

“Pencere”

Penceremden seslendiğim gün başladı hikayemiz…
Yolculuğumuz değil, mutluluğumuz tabii olan…
Artık aynı pencereden maviye bakarak uyanacağımız bu yolda, mutluluğumuz baki kalacak…

K.K.

“Window”

Our story began on the day I called out to you from my window..
It’s not our journey, but our happiness that is meant to be..
Now, on this path where we will wake up looking at the blue from the same window, our happiness will endure forever..

K.K.

“Şehir”

Sana gelmek zor değildi benim için…
Uzak değildi…
Oyun gibiydi.
Sevdim seni, bir arkadaş, bir dost, bir sevgili gibi…
Bazen bir çocuk gibi dinledin…
Bazen isyan ettin ama yine de sabrettin.
Sen benim huzurum,
Sen benim evim,
Sen benim her şeyimdin.
Gideceğim yolu bilmeden, “nereye gidiyoruz?” demeden, yine de gelirim, yine aşarım o yolları…
Sen benim yolum, sen benim sonum ol…

K.K.

“City”

Coming to you was never hard for me..
It wasn’t far..
It was like a game.
I loved you as a friend, a companion, a lover..
Sometimes you listened like a child..
Sometimes you rebelled, but still, you were patient.
You are my peace..
You are my home..
You were my everything.
Even without knowing the way, without asking where we’re going, I’ll still come, I’ll still cross those roads..
Be my path, be my destination…

K.K.

50*70 Tuval üstüne, yağlı boya.
50*70 Tuval üstüne,yağlı boya.

“Kızılcık Şerbeti”

Seninleyken yüzüm hep gülüyordu.
Kan kusardım kızılcık şerbeti içtim derdim.
Sen bana sabrı,sen bana geleceği,sen bana dünyayı öğretendin.

K.K.

“Cranberry Sherbet”

When I was with you, I always smiled.
I would spit blood, but I’d say I drank cranberry sherbet.
You were the one who taught me patience, who taught me the future, who taught me the world.

K.K.

“Kapkaranlık”

Bir yanım renkli, bir yanım hüzün, içimi kimse göremez; o kapkaranlık, gerçek yüzüm.
Gelmedi gerçek birisi, hepsinde biraz yalan… Bekliyorum.
Tıpkı babama olan aşkım gibi seveceğim seni.

K.K.

“Pitch-Black”

One side of me is colorful, the other is sorrowful; no one can see inside me—my true face, so pitch-black.
No one real has come along yet; there’s always a hint of lies in everyone—I’m still waiting…
I’ll love you just like the love I had for my father.

K.K.

50*70 Tuval üstüne,yağlı boya.
100*125 Tuval üstüne,yağlı boya.

“Karmaşa”

Ben karmaşık dünyanın rengarenk yansımasıyım.

K.K.

“Complexity”

I am the colourful reflection of a complex world.

K.K.

“İçimdeki Sen”

Yollar ayri, hikaye ayri, her sey ayri da olsa bir tuvalde bulusan ask.

K.K.

“The You Inside Me”

Even if the paths are separate, the story is different, and everything diverges, love meets on a single canvas.

K.K.

50*70 cm, Tuval üzerine yağlı boya.

Kübrart’s series, “The Dark Reality Behind the Colorful World of Relationships”, delves into the truths hidden beneath the surface of modern relationships and the images people project to the outside world. The artist highlights how, under the influence of social media and technology, lives often appear “colorful” and “happy,” while in reality, they are frequently marked by darkness, complexity, and emotional ups and downs. Using the metaphor of the clown’s smiling face, Kübrart underscores the emotional turmoil and contradictions that lie beneath this superficial happiness.

Through a deep exploration of human relationships, particularly the concept of love, Kübrart argues that love often becomes a battleground of egos. According to the artist, while love is ideally a process of mutual understanding and self-discovery, it frequently turns into a struggle within oneself, as individuals grapple with their own egos. However, breaking this cycle and reconnecting with one’s essence allows for the discovery of true peace.

The artist also emphasizes the importance of recognizing that happiness is not reliant on external factors—such as a person, an object, or a situation. Kübrart conveys that confronting the realities hidden behind life’s colorful facades can be liberating rather than distressing. Through the metaphor of the phoenix, the artist portrays the human ability to rise from their own ashes and achieve inner balance as the most crucial path in life. Ultimately, the meaning of giving and receiving love can only emerge through this state of harmony.

Kübrart’s narrative sheds light on the emotional truths behind the surface-level vibrancy of relationships and uses art to highlight the significance of finding balance within one’s true self.

BUDHA

Kübrart, bu metinle aslında Budha’nın hayatını ve öğretilerini kendi içsel yolculuğu üzerinden yeniden yorumluyor. Bu yorum, yalnızca Budha’nın yaşamını anlatmaktan öte, sanatçının kendi varlık bilincini keşfetmesini ve ruhsal arınmasını ifade ediyor. Budha’nın hikayesi, Kübrart için bir ayna görevi görerek, dünyevi bağlardan ve maddi dünyanın geçici cazibesinden sıyrılmasını sağlamış. Bu süreçte sanatçı, insanlara, hayvanlara, doğaya ve tüm varoluşa karşı derin bir sevgi ve şükran hissetmiş.

Kübrart’ın sözleri, bir teşekkür ve farkındalık manifestosu gibi. “Varlık gücü” ifadesiyle, Budha’nın kendisine sadece ruhsal bir uyanış değil, aynı zamanda kendi içindeki masumiyetin ve mükemmelliğin farkına varma fırsatı sunduğunu dile getiriyor. Sanatçı burada, dünyevi arzuların ötesinde bir dinginlik bulmuş ve bu deneyimden kendini sorumlu tutarak, kendisine de teşekkür etmeyi unutmamış.

Kübrart’ın bir diğer önemli mesajı ise bu içsel yolculuğun yalnızca kendisine ait olmadığı; bu yolculuğun kapısının herkese açık olduğu. Hayata, doğaya ve varoluşa duyduğu şükranla, bu deneyimi kolektif bir farkındalık hâline getirmek istediğini ifade ediyor. Bu, yalnızca bir bireyin ruhsal yolculuğu değil, aynı zamanda başkalarını da bu uyanışa davet eden bir çağrı niteliği taşıyor.

Başka bir gözle baktığımızda, Kübrart’ın burada anlattıkları, bireyin kendini keşfetme yolculuğunda dışsal rehberliklerin nasıl derin içsel dönüşümlere yol açabileceğini gösteriyor. Budha’nın hikayesi, sanatçının varlığını ve dünyayla ilişkisini yeniden tanımlamasına vesile olmuş. Bu metin, hem bir teşekkür hem de bir uyanışa davet olarak okunabilir.

50×70 Tuval Üzerine, Yağlı Boya

“Varlık Gücü”

Yeniden doğuşun olmadığına inandırdın beni.
Kendilerini dünyaya kaptırmış insanlardan uzaklaşmamı sağladın.
Benliğimin dünyevi şeylerden uzaklaşmasını ve her şeyden arınmamı sağladın.
Beni kendi uyanışıma, kendi varlık bilincime, kendi ruhumun saflığına, masumiyetine ve mükemmelliğinin gücüne inandırdığın için teşekkür ederim.
Sana inandığım ve teslim olduğum için kendime teşekkür ederim.
Hayatımı deneyimlemek üzere çıktığım bu yolculuğun kapısının herkese açılması için tüm şükranlarımı sunuyorum.
İyi ki var olmuşsun.

K.K

“The Power of Being”

You made me believe that there is no rebirth.
You led me away from people who have lost themselves in the world.
You allowed my essence to detach from worldly things and purified me of everything.
Thank you for making me believe in my own awakening, my awareness of existence, the purity of my soul, its innocence, and the power of its perfection.
Thank you, me, for believing in you and surrendering to you.
I express all my gratitude for opening the door of this journey I embarked on to experience life, for everyone to pass through.
I’m so glad you existed.

K.K.

“Renk”

Bir renk bul onun için deselerdi, seni tek bir renkle boyayamazdım; sadece içimde renklendirebilirim. Sen benim gökkuşağımsın, gerçek bir rengi seçemem.

“Color”

If they told me to find a color for you, I couldn’t paint you with one; I can only color you inside me. You are my rainbow, I can’t choose a single true color.

50*50 Tuval üstüne, yağlı boya. 
80*120 Tuval üstüne,akrilik boya.

“Öğretenim”

Ben, içime döndüğümde ben oldum.
Sana açtığımda kalbimi, eşsiz oldum.
Senin sekiz öğretinden oluştum.
Bana örnek olmayı, bana aydınlanmamı öğretensin.
Mutluluğumun kaynağı, evimin her köşesisin.

K.K.

“My Teacher”

When I turned inward, I became myself.
When I opened my heart to you, I became unique.
I was shaped by your eight teachings.
You are the one who taught me to be a guide, to find my own enlightenment.
You are the source of my happiness, you fill every corner of my home.

K.K.

Kübrart’s interpretation of Buddha’s life and teachings through their own inner journey is more than a retelling of Buddha’s story—it serves as an expression of the artist’s self-awareness and spiritual purification. Buddha’s narrative becomes a mirror for Kübrart, enabling them to shed worldly attachments and the fleeting allure of material existence. Through this process, the artist has developed a profound sense of love and gratitude toward humanity, animals, nature, and existence as a whole.

Kübrart’s words resemble a manifesto of gratitude and awareness. With the expression “the power of being,” the artist conveys how Buddha offered not just spiritual awakening but also the opportunity to recognize the innocence and perfection within themselves. Here, the artist has found tranquility beyond worldly desires and, holding themselves accountable for this transformation, has not forgotten to extend gratitude to their own being.

Another key message from Kübrart is that this inner journey is not exclusive to them; the path is open to everyone. Through their gratitude for life, nature, and existence, the artist seeks to turn this personal experience into a collective awareness. This is not merely an individual’s spiritual journey but also a call inviting others to awaken to this experience.

From another perspective, Kübrart’s reflections illustrate how external guidance can lead to profound internal transformations in the journey of self-discovery. Buddha’s story has been a catalyst for the artist to redefine their sense of self and their relationship with the world. This text can be read as both an expression of gratitude and an invitation to awaken.